AstımAlerji.org
Uzman Dr. Sevin Karalar

 Sigara
  Sigara ve Zararları
  Sigaranın İçindekiler
  Yol açtığı hastalık türleri
  Bırakmak için 100 sebep
  Sigara ile ilgili çalışmalar
  Bıraktıktan sonra neler oluyor?
  Sigarayı Bırakanlar
  Anne Babanın Sigara İçmesinin Çocuk Üstündeki Etkileri
 
 İlgili Görseller
  Sigaranın Zararları
  Sunum Dosyaları
 
 
 Hizmetlerimiz
 Solunum Fonksiyon Testleri
 Allerjik Deri Testi
 Nebülizasyon Oksijen Uygulaması
 EKG
 Bronkoskopi
 Kan Tetkikleri
 
 Hakkımızda
 Sanal Tur
 Bize Yazın
 İletişim
 Anlaşmalı Kurumlar
 Ana Sayfa
 
 
| Ana Sayfa | Sanal Tur | Bize Yazın | İletişim | Anlaşmalı Kurumlar | Hasta Girişi |

ANNE BABANIN SİGARA İÇMESİNİN ÇOCUKLAR ÜZERİNDE ETKİLERİ

Sigara içmeyen insanların başkalarının içtiği sigaranın dumanına maruz kalmasına ‘pasif sigara içiciliği’ denmektedir. Pasif içiciler, sigara içen kişilerin dumanına maruz kalarak bu dumanda bulunan tüm zararlı maddeleri solurlar ve sigara içilen ortamlarda bulunan bu kişiler sigara içmeseler bile, sigara içen kişiler kadar etkilenirler. Sigara dumanıyla ortama yayılan zararlı maddeler, hem nefes yoluyla, hem de ciltten emilerek kana karışmaktadır.
Pasif içimde kişi yanan sigaranın dumanına ve sigara içen kişinin üflediği dumana maruz kalmaktadır. Bu duman içinde, en az 43’ü kanser yapıcı özelliğe sahip 4000’den fazla kimyasal madde bulunmaktadır. Yanan sigaradan çıkan duman filtre edilmediğinden sigara içen kişinin filtreden ciğerlerine çektiğinin iki katı fazla katran ve nikotin içerir. 

Pasif sigara içiminin çocuklar üzerindeki etkileri çok dramatiktir. ABD'de yaşayan çocukların %70'inin evinde en az bir sigara içen erişkin bulunmaktadır. Ülkemizde çocuklardaki pasif içicilik oranı ise %75 civarındadır. Her yıl 0-5 yaş arası 1500 çocuk anne-babası sigara içtiği için ölmektedir. Anne-babası sigara içen çocuklar, yılda 3-70 paket sigarayı kendileri içmişlercesine sigaranın içindeki zararlı maddelere maruz kalırlar. 

Sigara içmeyen kişiler, yanında içilmese dahi, sigara içen kişinin saçına, tenine ve giysilerine sinen dumandan etkilenebilir. Evin bir odasında sigara içilince, dakikalar içinde tüm eve sigara dumanı dağılır. Halı, duvar, mobilya gibi tüm yüzeylere siner ve günler içinde buradan tekrar havaya yayılır. 


Gebelik ve Sigara
Doğum öncesinde anne karnında pasif sigara dumanına maruz kalma aktif içicilik gibi bebeğin sağlığını olumsuz etkilemektedir. Kendisi sigara içmeyen ve günde 7 saat ya da daha fazla pasif sigara dumanına maruz kalan gebelerde düşük doğum ağırlıklı bebek dünyaya getirme riski 2 kat fazladır.
Gebelikte annenin sigara içimi veya gebelerin yanında içilen sigara, anneden kan yoluyla, doğumdan sonra da süt ile bebeğe geçmektedir. Çalışmalarda sigaranın anne karnında solunum sisteminin yapısal oluşumunu ve işlevlerini kötü yönde etkilediği gösterilmiştir. 

Sigaradaki nikotin kuvvetli damar büzücü özelliğinden dolayı anne rahmine temiz kan taşıyan kan damarlarında ve göbek kordonundaki bebeğe besin ve oksijen taşıyan damarlarda büzülmeye yol açar ve bebeğin gelişimi için gereken besin ve oksijen yeterli miktarda fetusa ulaşamaz. Kanla bebeğe geçen karbon monoksit fetal kan dolaşımında annede bulunandan %15 daha fazla bulunur kanda oksijenin yerine bağlanır, gelişmekte olan fetusun dokularına oksijen gitmesini azaltır. Bunun sonucunda bebek yeterli gelişemez, küçük kalır, doğum ağırlığı düşük ve boyu daha kısa olur. Anne düşük ya da erken doğum yapabilir. Sigara kullanan annelerin bebekleri genellikle 200-250 gram daha hafif ve 1 cm daha kısa doğar. Erken doğumların %14’ünden, tüm bebek ölümlerinin %10’undan gebelikte sigara içimi sorumludur. 

Nikotin ve metabolitleri anne sütüne de geçer. Nikotinin anne hormonal sistemine veya direkt olarak göğüsleri besleyen kan akımlarına olan etkisi sonucu süt miktarı azalır ve genellikle sigara içen annelerin daha az sütü olur. 

Annenin aktif olarak sigara içmesi veya pasif sigara maruziyeti sonunda kromozomlar zarar görmekte ve yenidoğanda bir takım doğumsal anomaliler oluşabilmektedir. Sigara içme, yarık damak-dudak ve kalp kapak hastalığı gibi bazı doğumsal anomalilerin artmasına neden olmaktadır.

Ani bebek ölümü ve tıkayıcı soluk durması (obstruktif apne)
Ani bebek ölümü sendromu (ABÖS), nedeni tam bilinmeyen daralmış havayolları veya obstruktif apne (tıkayıcı soluk durması) ile ilgili olduğu düşünülen ve neden olarak bir çok faktörün araştırıldığı bir durumdur. Sigara dumanına maruz kalma ABÖS’nun bilinen önlenebilir nedenlerindendir.

Sigara dumanına maruz kalmanın solunum sistemi hastalıkları üzerine etkileri
Her iki ebeveyni sigara içen çocuklarda, solunum yolu hastalıkları % 70 kadar fazladır. Çalışmalarda sigara içmeyen annelerin bebeklerinde zatürre ve bronşit nedeniyle hastaneye yatırılma oranı %9, günde bir paketten fazla sigara içen annelerin bebeklerinde ise % 31 olarak bulunmuştur. Birçok çalışma pasif içiciliğin özellikle ilk 2 yaşta akut solunum sistemi hastalığı (bronşit, zatürre, larenjit) sıklığını arttırdığını göstermiştir. Günde yarım paket veya daha fazla sigara içen anne babaların çocuklarının herhangi bir solunum yolu hastalığından hastaneye yatma riski 2 kat daha fazladır. Sigara dumanı; sinüzit, rinit, kistik fibroz ve bronşit ataklarını alevlendirir. Çocuklarda soğuk algınlığı ve boğaz ağrısı sıklığını da arttırır. 

Sigara dumanına maruz kalmanın solunum fonksiyon testleri üzerine etkileri
Evlerinde günde 20’den fazla sigara içilmesi sonucu oluşan dumana maruz kalan çocukların akciğer kapasitelerinin, ebeveyni sigara içmeyen çocuklara göre %2.5 daha düşük olduğu gösterilmiştir. Ayrıca bu çocuklarda bronş duyarlılığı diye adlandırılan hava yolu hassasiyetinin daha sık görüldüğü, bunun da astım gelişimine zemin hazırladığı saptanmıştır. Akciğer gelişiminin azalmasının ileri yaşamda bu kişilerin astım ya da KOAH’a yakalanmaları için temel hazırlayıcı olduğu belirtilmektedir. 

Sigara dumanına maruz kalmanın astım ve alerji gelişimi üzerine etkileri
Ülkemizde çocukların yaklaşık yüzde on beşinde astım görülmektedir. Anne karnında ve doğum sonrası sigara dumanına maruz kalmanın bebeklerde ve çocuklarda astım gelişimi üzerinde etkileri olduğuna dair birçok çalışma vardır. Gebelikte sigara içen annelerin bebeklerinde ilk bir yıl içinde astım gelişme riski 4 kat daha fazladır. 

Ebeveynin içtiği sigaranın dumanına maruz kalma, çocukluk astımının hem sıklığını, hem de şiddetini arttırır. Sigara içilen evlerde yaşayan astımlı çocukların daha sık atağa girdiği ve acile gittikleri saptanmıştır. 

Ayrıca yapılan çalışmalarda aileleri sigara içen çocukların alerjik olma riskinin daha yüksek olduğu saptanmış olup, bu çocuklarda egzema, ürtiker (kurdeşen), besin alerjisi gibi alerjik bulguların 4 kat daha fazla olduğu belirtilmiştir.

Sigara dumanına maruz kalmanın orta kulak enfeksiyonu gelişimi üzerine etkileri 
Ebeveynleri sigara içen çocuklarda orta kulak enfeksiyonlarının daha fazla olduğu saptanmıştır.

Çocuklarda Kanser Riski ve Sigara
Çalışmalar anne ve babanın sigara içmesinin özellikle annenin gebelik döneminde sigara içmesinin çocukta beyin tümörleri ve rabdomyosarkom görülme riskini arttırdığını, çocuklukta sigara dumanı maruziyetinin lösemi riskinin artmasına neden olduğunu göstermektedir. Çocukluk çağındaki pasif içiciliğin erişkin dönemde lösemi ve lenfoma gibi habis hastalıkların ortaya çıkması için risk oluşturduğunu bildiren çalışmalar da yayınlanmıştır.

Çocuklarda Obezite Riski ve Sigara
Hamileliği sırasında sigara içen annelerin çocuklarının, hayatın ilerleyen dönemlerinde obez olma olasılığı diğerlerinden 3 kat daha fazladır. 

Sigara ve Çocuğun Psişik Gelişimi
Doğum öncesi sigaraya maruz kalan bebeklerde hiperaktivite, dikkat eksikliği, heceleme, okuma ve matematik problemlerinin öğrenilmesinde zorluklar gibi entellektüel gelişim yetersizlikleri görülür. Bu çocuklar stres ile başa çıkmada daha çok sorun yaşamakta ergenlik döneminde psikoza girme riski artmakta, daha az uyumakta, daha sık soluk alıp vermekte, sıklıkla beslenme sorunları yaşamakta, daha çok terlemekte ve daha sık ateşlenmektedirler.

Çocukların ebeveynlerinin söylediklerini değil, yaptıklarını dikkate aldığı, anne babası sigara içen çocukların, sigara içmenin normal bir davranış olduğunu düşünerek erken yaşlarda sigaraya başladığı çeşitli çalışmalarla ortaya konmuştur. Günümüzde dünyada sigaraya başlama yaşı 10-12'dir. Her gün yaklaşık 5.000 çocuk sigaraya başlamaktadır.

Dünya Sağlık Örgütü sigara içen bir kişinin kendi sağlığı için yapabileceği en önemli girişimin sigarayı bırakmak olduğunu duyurmuştur. Bize göre ise sigarayı bırakmak insanın kendi sağlığı, daha önemlisi çocuklarının sağlıklı ve sigara içmeyen bireyler olarak yetişebilmesi için yapmak zorunda olduğu en önemli girişimdir. Bu nedenle tüm sigara içenlerin özellikle ebeveynlerin sigara bırakmak için harekete geçmeleri, sigaranın kendilerinin ve çocuklarının geleceğini kararttığının bilinciyle hareket etmelerini öneriyoruz.